BAKAN ÖZER, KANAL 7 CANLI YAYININDA EĞİTİM GÜNDEMİNİ DEĞERLENDİRDİ
300
16:14
03.07.2022

Bakan Özer'in değerlendirmelerinden öne çıkan bazı başlıklar şöyle: 

 "Bir buçuk yıl yüz yüze eğitime ara verildikten sonra bu eğitim öğretim döneminde okullarımızı kararlı bir şekilde açık tuttuk." 

 2022-2023 eğitim öğretim yılının hazırlıklarına başladık

Özer sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim için tatil yok. Biz hemen 2022-2023 eğitim öğretim yılının hazırlıklarına başladık. İstanbul'da anaokulu, ilkokul, ortaokul, tüm lise türlerindeki okullarımızın yaklaşık 4 bin yöneticisiyle bir değerlendirme toplantısı yaparak 2022-2023 eğitim öğretim yılının hazırlıklarını başlattık. İnşallah, salı günü Ankara'da bu toplantıyı yapacağız, çarşamba günü de İzmir'de okul yöneticilerimizle bir araya geleceğiz. Tüm arkadaşlarımız sahada olacaklar. 2022-2023 eğitim öğretim yılına eksiklikleri gidererek devam edeceğiz. Son bir yıla baktığımız zaman ne kadar doğru bir iş yaptığımızı gördük. Yüz yüze eğitimin başladığı o aylar çok yoğundu. İlk 2 ay içinde 20'nin üzerinde ile gittim, sahanın süreçlerini kontrol etmek, arkadaşlarımızı motive etmek için... 

Tüm dünya olağanüstü koşullarda eğitimin ilk fedakârlık yapılacak yer olmadığını gördü. Okullar sadece eğitim öğretimin yapıldığı yerler değil; akran eğitiminin, kültür sanat etkinliklerinin, sosyal etkinliklerin yapıldığı, öğrencilerini psikososyal gelişiminin olduğu yerler. 

 Öğrencilerimiz okullarda gelişiyorlar. Bu imkândan uzak oldukları zaman siz ne kadar mükemmel bir dijital platformu tesis ederseniz edin sadece öğrenme kayıplarını telafi edebilirsiniz ama diğer kazanımları, okulun sunmuş olduğu diğer imkânları telafi edebilmeniz mümkün değil. 

 Eğitimde fırsat eşitliği tüm dünyanın gündeminde... Akademik başarı okul dışı faktörlerden de çok etkileniyor. Ailenin sosyo ekonomik seviyesi, çocuğuna sunmuş olduğu imkânlar... Okulun olmadığı ortamlarda bu eşitsizlikler çok daha derinleşiyor. Okullar eğitimin yanında toplumdaki eşitsizliklerin de kompanse edildiği yerler..." 

Kapsamlı telafi mekanizmalarını devreye aldık

Uzaktan eğitimdeki öğrenme kayıpları üzerine bir soru üzerine Bakan Özer şunları kaydetti:

"Her eğitim öğretim dönemi başında öğretmenlerimiz geçmişin bir muhasebesini yapar. Telafi için o mekanizmalar devreye girdi. İlk defa ortaokul ve liseyi de içerecek şekilde kapsamlı bir destekleme ve yetiştirme kursları hizmetini bir yıl boyunca devam ettirdik. Aynı zamanda psikolojik sağlamlık için sadece öğrencilerimize değil, öğretmenlerimize ve velilerimize de yardımcı olduk. Çok kapsamlı yardımcı kaynaklarla ciddi bir destek sağladık. 

Yardımcı kaynaklar çok ciddi bir problemdi Türkiye'de. Hem telafi mekanizmalarına destek olmak hem de dezavantajlı vatandaşlarımızın o kaynaklara erişimi için yardımcı kaynakla ilgili çok ciddi bir seferberlik yaptık." 

 Yaz okulları

Ana odağın hep eğitimde fırsat eşitliği olduğunu belirten Özer, "17 Haziran'da okullarımızı kapattığımız zaman ilk defa MEB olarak yaz okullarını açmaya karar verdik. Öğrencilerimizi yaz döneminde de yalnız bırakmadık. Etkinliklerle dolu güzel vakit geçirebilecekleri, aynı zamanda bilimle, sanatla, matematikle İngilizce ile kendilerini geliştirebilecekleri mekanizmaları devreye soktuk. Bilim ve sanat merkezlerini ilk defa tüm öğrencilerimize açtık. Bilim ve sanat yaz okullarına 105 bin 856 öğrencimiz başvurdu. Matematik yaz okullarımıza 414 bin 131 öğrencimizin kayıt yaptırdığını görüyoruz. İngilizce yaz okuluna da 327 bin 104." dedi. 

Destekleme ve yetiştirme kurslarına başvuran 140 bin öğrenci ile birlikte bilim, sanat, matematik ve İngilizce'de toplam 987 bin 691 öğrencinin yaz okullarına başvurduğunu duyuran Özer, "Yaklaşık 1 milyon öğrencimizle yaz okullarında eğitime devam edeceğiz. Matematik ve İngilizceye özel önem veriyoruz. Matematik seferberliği başlattık. Matematiğin tüm öğrencilerimizin bilmesi gereken bir ders olması için üretmiş olduğumuz yaklaşımları ilk defa bu yaz okullarında uygulayacağız. İngilizce ile ilgili de aynı şekilde yeni yaklaşımları kullanabileceğimiz yaz okullarını açtık. 4. sınıftan 12. sınıfa kadar... Öğrencilerimiz istedikleri ilde aktif olarak bu kurslara katılabilecek. Öğretmenlerimiz de görev yaptıkları illerde değil istemeleri durumunda bulundukları illerde yaz okulu faaliyetlerine katılabilecekler." dedi.

"Amacımız her öğrencinin sınavsız bir şekilde istediği okula yerleşmesi" 

LGS sürecinin sorunsuz bir şekilde tamamladığını anımsatan Bakan Özer şunları kaydetti: "Geçen yıl ilk üç tercihine yerleşen öğrencilerimizin oranı yüzde 92, yüzde 52 ise 1. tercihine yerleşti. Bu seneki hedefimiz, bu oranları daha yükseğe çıkarmak. Amacımız, sınavsız bir şekilde her öğrencinin istemiş olduğu bir okula yerleşmesi... Süreci ona doğru götürüyoruz. Sınav sistemini değiştirmeden sahada uygulamada karşılaşılan zorlukları iyileştirecek şekilde çalışıyoruz. Eğitim sisteminin kalitesini belirleyen sınavlar uluslararası sınavlar ya da her ülkenin kendi yapmış olduğu zorluk derecesi değişmeyen sınavlardır." 

Türkiye son 19 yılda eğitimin tüm kademelerinde devrim yaptı

Türkiye'nin son 19 yılda eğitimin tüm kademelerinde devrim yaptığını vurgulayan Bakan Özer, "2000'li yıllarda okul öncesinde 5 yaş grubunda okullaşma oranı yüzde 11 bugün ise yüzde 93. Eğitimde demokratikleşmek, öncelikli hedefimiz. Okullaşma oranı artırıldığı zaman sisteme 730 bin öğretmen dâhil oldu, 1.2 milyonu öğretmeni olan eğitim sistemine kavuştuk, dolayısıyla hem okullaşma oranı arttı hem de öğretmen başına düşen öğrenci sayısı düştü." dedi. 

"İyi" ile yetinmiyoruz

Uluslararası öğrenci araştırmalarında Türkiye'nin konumunu da değerlendiren Özer, "PISA ve TIMMS raporları gösteriyor ki OECD ülkeleri arasında matematik ve fen okuryazarlığını en çok artıran ülke, Türkiye'dir. OECD raporlarına baktığımızda anlaşılıyor ki biz, "iyi"yiz ama "iyi" ile yetinmiyoruz. Çok güzel işler yapılıyor, daha güzel işler yapacağız." dedi. 

Öğretmen eğitimlerinde hedef 120 saat

Öğretmenlerin mesleki eğitim aldığı alanlar ve saatlerde önemli artışlar olduğunun altını çizen Özer, öğretmen eğitimlerinde hedefi yıllık kişi başı 120 saat olarak açıkladı. Okul öncesi eğitime erişimi artırmaya yönelik çalışmalar kapsamında yapılacak 3 bin yeni anaokulunun 1.000'ini İstanbul'a ayırdıklarını söyleyen Özer, öğretmen atamalarının yüzde 50'sinin İstanbul'a yapılacağını belirtti. Okul öncesi eğitimin önemine dikkat çeken Özer, çocukların ilkokula başlarken hazırbulunuşluğunun eğitimde fırsat eşitliğine en önemli katkıyı sağlayacağını kaydetti. 

Daha önce de belirttiği gibi okul kayıt döneminde bağış ve kayıt ücretlerinin takipçisi olacaklarını anımsatan Bakan Mahmut Özer, "Bakanlık olarak bütün okullarımıza bütçe desteği sağlayacağız. Buna gücümüz var. Biz tüm öğrencilerimize ücretsiz kitap desteği sağladığımız gibi aynı zamanda yardımcı kaynakları da basarak öğrencilerimize ücretsiz ulaştırdık. 2022-2023 eğitim öğretim yılında yardımcı kaynakları her öğrencimize ücretsiz ulaştıracağız. 2022-2023 eğitim öğretim yılına çok güçlü bir şekilde gireceğiz. Küçük onarımlardan büyük onarımlara kadar okullarımızın bakımlarını tamamlayacağız. Okullarımızın tüm taleplerini bugün itibarıyla yerine getirmiş bulunuyoruz. Artık eğitim sistemimizde tüm okullara bütçeyi doğrudan gönderebiliyoruz. İhtiyaçların hepsini karşılıyoruz. Velilerden kesinlikle kaydın bir koşulu olarak bağış alınamayacak. İl ve ilçe müdürlüklerimiz yakinen takip edecek. Bizim odağımız okulun iklimini güçlendirmek. Okulun ihtiyaçlarını karşılamak... Okuldaki öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimini desteklemek. Yerinde destek olmak ve tamamen sağlıklı, akran zorbalığının olmadığı, dikey ve yatay şiddetin olmadığı ve kültürel değerlerimizin yaşadığı, içselleştiği bir havayı güçlendirmek. Tüm çabamız o yönde devam ediyor." diye konuştu.

Haberin kaynağı için tıklayınız.

Yayın Tarihi: 03.07.2022