MESLEK LİSESİNDE ARAÇLAR İÇİN 'ULTRA HİJYEN SİSTEMİ' GELİŞTİRİLDİ

Hürriyet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde araç, sürücü ve yolcuların bakteri ile virüslerden korunmalarını sağlamak amacıyla "Ultra Hijyen Sistemi Projesi" geliştirildi. Okulun Ar-Ge biriminde üç öğretmen ve iki öğrenci tarafından yolda giderken elleri dezenfekte etmenin güç olduğu düşüncesinden hareketle proje hazırlandı. Buna göre, aracın motor kısmında bulunan cam suyu tankı revize edilerek ikiye bölünüyor. Tankın bir bölümüne cam suyu, diğer kısmına da dezenfektan konuluyor. Araç içine kurulan sistem sayesinde anahtar yardımıyla devreye giren aparat hem aracın dezenfekte edilmesini hem de sürücü ve yolcuların ellerini temizlemesini sağlıyor. Ayrıca torpido gözüne yerleştirilecek sistemle buraya konulan maske, anahtar gibi eşyalar da dezenfekte edilebiliyor. Özellikle seyir halindeki araçlarda sürücünün elini dezenfekte etmesini kolaylaştıracak çalışmayı tescil ettiren öğretmenler, patent başvurusunda bulundu. Projenin ilerleyen aşamalarında ise sistemin toplu taşıma araçlarına entegre edilmesi planlanıyor. Projeye ilişkin AA muhabirine bilgi veren Okul Müdürü Oktay Güllü, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde üretmenin önemli olduğunu söyledi. Faydalı modeller ortaya koyarken yerel yönetimler tarafından da takip edilerek destek aldıklarını belirten Güllü, araçlardaki hijyen paketi projesinin de Ar-Ge faaliyetleri sonucu ortaya çıktığını anlattı. Güllü, sözlerini şöyle sürdürdü: "4 patent, bir faydalı model ve bir marka tescili noktasında başvurumuz var. Bir şeyler üretmenin manevi hazzını da hissettik. Destek verildiği sürece çok güzel şeyler olacağını düşünüyoruz. Meslek liselerinin üretim, eğitim kapasitesini artırmamız ve tanınırlığını, tercih edilebilirliğini ön plana çıkarmamız lazım. Bu çalışmalar, vatandaşımızın meslek liselerine güvenini de artırdı. Bu sene tüm meslek liselerimiz dolu. Öğrenciler bu sene 9. sınıftan itibaren alan seçiyorlar ve atölyede daha çok uygulama yaparak mesleklerini öğrenecekler. Bu da ülkemizin ve sanayimizin geleceği için çok faydalı olacak." Ar-Ge koordinatörü ve Elektrik-Elektronik Teknolojisi Alanı atölye şefi Semih Aydın ise salgın döneminde alışkanların farklılaştığına değinerek, hijyeni ön plana çıkaran projeler üzerine çalıştıklarını bildirdi. Araçlarda "ultra hijyen" dönemini başlatmak istediklerini dile getiren Aydın, dezenfektanların güneş ışığının araç içine yansımasıyla tehlikelere yol açabildiğine dikkati çekti. Sistemin hazırlık aşamasında, mevcut ve bundan sonra üretilecek araçlarda olmak üzere çalışmayı iki bölümde ele aldıklarını aktaran Aydın, "Var olan araçlar için patent başvurusunu yaptığımız, tescilini aldığımız bir depo düşündük. Cam suyu deposunu çıkarıyoruz, 3D yazıcıyla ürettiğimiz depoyu koyuyoruz. Hortuma bir valf ekliyoruz, sistem kaldığı yerden çalışıyor." dedi. Aydın, bu uygulamanın çok az maliyetle yapılabildiğini bildirdi. Çalışma prensibini anlatan Aydın, "Şoför koltuğuna oturdu, sonra hijyen paketi düğmesine bastı ve valf devreye giriyor. Torpidoya eklenen dezenfektan alma aparatına dokunduğunda temassız şekilde depoda ayrı bulunan dezenfektanı oraya aktarıyor. Dezenfektan tuşuna basmazsa, cam suyu itilmiş oluyor. Yani çok büyük bir değişiklik yapılmıyor, 5-10 dakikalık bir montajla hijyen araç haline geliyor." diye konuştu. Semih Aydın, üretim aşamasındaki araçlarda dezenfektan tankının arka kısımda olacağını belirtti. Bu modelin çalışma yöntemi hakkında bilgi veren Aydın, şunları kaydetti: "Özellikle TOGG'un Bursa'da üretileceğini düşünerek ona göre bir model düşündük. Sıfır araçlardaki modelimizde ön taraftan bu depoyu kaldırdık, alkol bazlı dezenfektanı içine koyabileceğimiz depoyu aracın arka tarafına monte ettik. Hatta tüm koltuklara da bunu ekleyerek araçtaki herkesin çok rahat ulaşmasını sağlıyoruz. Sıfır araçlarda dezenfektan alma aparatı gözükmüyor, hijyen paketi almak istediğinizde kapak torpido tarafından açılarak dezenfektan verip kendisini tekrar kapatıyor. Okul olarak bu sistemi TOGG'a kazandırmak istiyoruz." Projede yer alan 12. sınıf öğrencisi Oğulcan Gebedek de yazılım konusunda önemli çalışmalar yaptıklarını dile getirerek, "Meslek lisesinde çok erken yaşlarda meslek öğreniyoruz. İş kurma gibi birçok belge alıyoruz." ifadelerini kullandı.

17 10 2020 00 00

GELENEKSEL KAYNAKÇILIĞI MODERN YÖNTEMLE ÖĞRENİYORLAR

BEBKA'nın "Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi Mali Destek Programı" kapsamında 460 bin liralık hibeyle Mimar Sinan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesine "İleri Seviye Kaynak Teknikleri Atölyesi" kuruldu. Yıldırım ilçesindeki Mimar Sinan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde, geleneksel kaynakçılık eğitimleri okula kazandırılan cihazla modern yöntemlerle öğretilecek. Bursa, Eskişehir, Bilecik Kalkınma Ajansının (BEBKA) "Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi Mali Destek Programı" kapsamında 460 bin liralık hibeyle meslek lisesine "İleri Seviye Kaynak Teknikleri Atölyesi" kuruldu. Hibeyle, okulun Metal Teknolojisi Alanı'na 1 adet yeni nesil kaynak simülatörünün yanında 4 adet gaz altı kaynak makinesi, 2 adet iki kollu duman emme ünitesi, 4 adet camlı kaynak masası, 5 adet kaynak siperliği ve 1 adet tek pistonlu kombine makas kazandırılarak öğrencilerin eğitimine katkıda bulunulması hedefleniyor. Proje kapsamında 14 öğretmen ve 300 öğrenci eğitim alacak. Bilgisayar tabanlı eğitim sistemiyle öğrenciler simüle edilen ortamlarda kaynak bilgilerini kullanarak pratik yapacak ve kaynak tekniklerini temsili ve üç boyutlu ortamda uygulayacak. Okul müdürü Musa İncekara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Metal Teknolojisi Alanı'nın mesleki eğitimde önemli bir yer tuttuğunu, projelerinin 65 proje arasından seçildiğini söyledi. Mesleki eğitimde teknolojiyi takip etmeye çalıştıklarını ifade eden İncekara şöyle konuştu: "Kaynak simülasyonu bizim çok önemli. Hem öğrencileri teknolojiye alıştırma adına hem de iş güvenliği açısından hiçbir risk olmadan, malzeme sarfiyatı gerçekleşmeden ellerinin alışmasını sağlıyor. Yeni başlayan öğrenciler için çok büyük bir kazanç olacak. Bu simülasyonla beraber kurslar açacağız, dışarıdan yetişkin eğitimini de tamamlamış olacağız. Okulumuz ve mesleki eğitim adına çok büyük bir kazanç." Milli Eğitim Bakanlığının 2023 Eğitim Vizyonu kapsamında mesleki eğitimin bir atılım gerçekleştirdiğini belirten İncekara, "Mesleki eğitimde ileri bir seviyeye geçtik. BEBKA da tam zamanında bize yetişti, güzel bir destek sağladı. İnşallah bundan sonraki süreçte de okulumuza farklı teknolojik aletler de kazandırmayı düşünüyoruz; özellikle robot kollar, robot kaynak makinesi, plazma kesme makinesi gibi." dedi. Metal Teknolojisi Alan Şefi Feridun Yüzügüldü ise kaynakçılığın metalin, endüstrinin olduğu hemen her alanda vazgeçilmez bir araç hüviyeti taşıdığını, bunun da iyi bir eğitimle yapılabildiğini kaydetti. Kaynakçılık eğitiminde ustalaşmanın uygulama esasıyla sağlandığını belirten Yüzügüldü, şöyle devam etti: "Uygulama eğitiminde gerçek malzemeler kullanıldığı için malzeme sarfiyatı, çevre kirliliği oluyor, kaynak esnasında ortaya yoğun anlamda bir gaz ve ışık çıkıyor. Eğitim sırasında iş kazası riski de var. Bazı kaynak sistemlerinde koruyucu gaz kullandığımızda bu da çevreye yayılmakta ve olumsuz sonuçları olmaktadır. Kaynak simülatörüyle uygulama eğitimlerinin tamamını cihaz üzerinden vereceğiz. Böylelikle malzeme harcamayacağız, iş kazası riski ortadan kalkacak, çevre sağlığı açısından da önemli bir kazanım elde edeceğiz. Uygulama esnasında kaynak yönü, açısı gibi birçok parametreyi yönlendirerek öğrenciyi doğru yöne iletiyor ve el becerisi kazanması sağlanıyor." Öğrencilerinin yüzde 70'inin kendi alanlarında çalışabildiğini ifade eden Yüzügüldü, "Özellikle otomotiv sektöründe kaynakçılık çok büyük ihtiyaç. Doğru parametrelerle yapılmayan kaynak istenilen sonucu vermez. Doğru şekilde yetişen bir öğrenci dışarıdaki ürün, üretim kalitesini de artıracaktır, bu da ülke ekonomisine ciddi anlamda bir kazanç sağlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

17 10 2020 00 00

TEMATİK LİSE'DE 'TEKNOLOJİ TABANLI AKILLI MOBİLYALAR' ÜRETİLECEK

Türkiye'nin mobilya üretim merkezlerinden İnegöl ilçesinde faaliyet gösteren Hacı Sevim Yıldız Mobilya ve İç Mekan Tasarımı Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde teknoloji tabanlı akıllı mobilyalar ve sistemlerinin üretilmesi hedefleniyor. İnegöl ilçesindeki Hacı Sevim Yıldız Mobilya ve İç Mekan Tasarım Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde, mobilya sektörüne yön verecek projeler geliştirilmesi amacıyla Ar-Ge merkezi kurulacak. Türkiye'nin mobilya üretim merkezlerinden İnegöl'de "tematik lise" olarak eğitim veren ve proje okullar arasında bulunan kurumda öğrenciler mobilya ustası gibi çalışıyor. Fabrika gibi işleyen lisede öğrenciler hem tasarım hem de üretim aşamasında yer alarak döner sermaye işletmesinden ücret alıyor. Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), Ar-Ge merkezi olarak 20 ilde belirlenen 36 meslek lisesi arasında mobilya alanında tek olan okulda, teknoloji tabanlı akıllı mobilyalar ve sistemleri üretilecek. Onay alınmasının ardından Ar-Ge merkezi kurulması çalışmasına başlanan liseden MEB'e sunulan 5 projeden biri olan akıllı mobilya sistemleri kapsamında, teknolojinin de yardımıyla fonksiyonel tasarımlar üretilmesi planlanıyor. Ayrıca, her ay binlerce parça ahşap malzemeden mangala ve benzeri zeka oyunları yapan öğrencilerin ürünleri yurt içi ve yurt dışında birçok firmaya satılıyor. Patentli ürünleri de bulunan öğrencilerin yaptığı oyunları yetişkinler de oynayabiliyor. Okul müdürü Şenol Yoğurtçu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğrencilerin ve öğretmenlerin açılıştan bu yana 4 yıllık süreçte çok güzel çalışmalara imza attıklarını söyledi. Ahşap oyuncak projesi çerçevesinde 4 patent ve bir de marka tescili aldıklarını belirten Yoğurtçu, "HSY Tematik Oyuncaklar marka ismi okulumuza aittir. Bakanlığımızın gerçekleştirmiş olduğu bütün projelerin içinde yer aldık. 4 yılda okulumuzda 40 yıllık çalışmaya imza attık." dedi. İnegöl'ün bir mobilya şehri olduğunu vurgulayan Yoğurtçu, belirlenen Ar-Ge merkezleri arasında makine, elektrik gibi alanlarda birden fazla okul bulunduğunu ancak mobilya ile ilgili tek merkezin kendi okulları olduğunu bildirdi. Ar-Ge merkezi için hazırladıkları 5 projeden en önemlisinin akıllı mobilyalarla ilgili olduğunu dile getiren Yoğurtçu, bununla ilgili MEB'e geniş bir sunum yapacaklarını ifade etti. Öğrencilerin, okuldaki Ar-Ge merkezinde alacakları eğitimle daha donanımlı hale geleceğine dikkati çeken Yoğurtçu, "İnegöl'deki mobilya şirketlerine de Ar-Ge merkezi olarak yardımcı olacağız. Büyük firmalarla da çalışmalarımıza devam edeceğiz. Ara eleman değil, aranan eleman yetiştiren okul pozisyonundayız ve henüz mezun vermememize rağmen öğrencilerimiz sektör tarafından aranan eleman durumundalar. Öğrencilerimizin Türkiye'deki mobilya sektörüne yön veren kişiler olacağına inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu. Mobilya ve İç Mekan Tasarımı Alanı Şefi Ahmet Alkan ise akıllı mobilyalar projesinin sektör için çok önemli olduğunu belirtti. Uygun görülmesi halinde uluslararası düzeyde bile işlem görecek malzeme ve tasarımlar geliştireceklerini aktaran Alkan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Fonksiyonel mobilya modern zamanların en ideal mobilya türüdür. Bir mobilyayı birden fazla amaç için kullanabileceğimiz mekanizmalar geliştireceğiz. Ayrıca, normal üretim esnasında daha pratik işler, montajlar nasıl yapılır, bir usta olmadan vatandaş evinde mobilyayı nasıl kolay kendisi kurabilir; bunun üzerine çalışacağız. Bu konuda iyi ve sağlam bir ekibimiz var. Sektörle beraber çalışmayı düşünüyoruz. Özellikle elektromekanik işini bizim mobilyalara aktarmamız lazım. Yakın zamanda uzaktan kumandayla hareket eden birtakım mekanizmalar geliştirildi, biz bunların bir adım ötesine neler yapılabilir; onun peşinden gideceğiz. Bu alanda diğer alanların da ortaklaşa çalışacağı bir platform kurmayı da düşünüyoruz." Şu anda bağlantı sistemi olarak, modüler mobilyalar üzerinde önemli bir proje konusunda çalışmalar yaptıklarını ifade eden Alkan, bunun yanı sıra teknolojinin de işin içine gireceği sürme kapak sistemleri konusunda hazırlıklarının olduğunu anlattı. Geliştirecekleri akıllı mobilyalarla insanların hayatına kolaylık getirmeyi düşündüklerine değinen Alkan, "Bir mobilyayı küçük değişikliklerle bir başka şekilde kullanabileceği pozisyona getirecek mekanizmalar üzerinde çalışmayı düşünüyoruz. Bunlar kısmen metal, kısmen ahşap, kısmen de elektromekanik çalışacak sistemler." ifadelerini kullandı. 11'inci sınıf öğrencisi Büşra Gedik, ahşap akıllı oyuncaklar, öğrenci ve öğretmen dolapları da ürettiklerini dile getirerek, "Burada geleceğimiz sigortalanıyor, ileriye dönük hedeflerimiz için yönlendiriyorlar. İç mimar olmayı hedefliyorum ama bu alanda da kendimi geliştirmek istiyorum." diye konuştu. Meslek lisesi, ilk mezunlarını 2021 yılında verecek. Kaynak: Anadolu Ajansı

03 11 2020 00 00



Hocahasan Mah. İlkbahar Cad. No38 Yeni Hükümet Konağı A Blok 16050 Osmangazi/BURSA - 0(224) 445 16 00

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.